Merhabalar efendim. Seçimler, iş-güç, seyahat falan derken uzak kaldım çok sevdiğim blog olayından. Aslında sadece blog değil internet denen olaydan uzak kaldım. Ama sizleri daha fazla bensiz bırakamazdım. Bunu hak etmiyordunuz. Hayır hayırrr nelourr yapma bunu bize, yine mi demenizin bir çaresi yok yazmaya başladım bile :) Bugün biz masum, garip, çilekeş blogcuları bekleyen 5 büyük tehlikeden bahsedeceğim. Dikkat! etmemiz gereken dış mihraklar nelermiş bakalım, öhömm.
1. Twitter
Son zamanlarda bir blogcu insanının en büyük düşmanı bu Twitter denen şeytan aletidir sevgili blogger dostları. Aklına bir konu gelen blogger insanı ""yaa şimdi kim bloga yazacak bunu" düşüncesine kapılarak hemen düşüncesini 140 karakterle sınırlandırıp ateşlemektedir tweeti. Üstüne bir de RT tarzı alicengiz oyunları da eklenince kişi "yaa lan bu daha iyiymiş, blogda o kadar yazıyoruz 10 kişi ancak okuyor" demeye başlar. Lütfen gelmeyelim bu oyuna. Twitter demek israil demek abd demek. Çilekeş garip blogcunun devrimine engel olmasına izin vermeyin bu şeytan aletinin!! Allah allah seslerini duyar gibiyim!!
2. Blog'da Tek Başına
Home Alone filminin blog versiyonu. Blog Alone. Blog'da tek başına. Başrolde ise yine garip çilekeş blogcu yoldaşlar var. Bazı blogcu arkadaşlarımız aşırı asosyal olduklarından şu platformda bile bir kaç arkadaş edinmemiyorlar. Blogcumuz bakıyor diğer blogcuların elinde çikolatalar püskevitler, şakalaşıyor, geyik yapıyorlar. O blogcu içinden de olsa diyor ben niye yapamıyorum benim niye blogcu arkadaşalarım yok, beni neden sevmiyorsunuz diyor ve kaçınılmaz son blog olayından sıkılıp bırakıyor. Büyük kayıp. Anlayacağınız blog sadece yazdığımız bir yer değil bir ortam. Her yerde her blogda eliniz olmalı öyle daha güzel. Vallahi benim çok zevk almamın sebebi diğer bloglarla fazla etkileşim altında olmamdır bence. Ama benim iktidarımda bu sorunları da çözeceğiz inşallah. Beraber yürüyeceğiz bu yollarda...
3. Aşırı sosyallik
Yukarda belirtmiş olduğum aşırı asosyalliğin yanı sıra fazla sosyallik de zararlı bir blogcu için. Öyle insanlar tanıyorum ki adam evi sadece yatmak için kullanıyor. Otel gibi. İşten çıktığı gibi oralarda buralarda. Eee böyle bir insandan nasıl blog yazmasını beklersiniz eve gitmiyor adam bloga mı zaman ayırsın. O yüzden ortayı bulmak gerek az da olsa eve gitmek gerek. İş yerinde benim gibi yoğun olanlar zaten eve gitsem de rahatlasam derdinde olduğu için sorun yok. Yazarken rahatlamak :) Fazla gezme tozma demek blog yok demek ona göre. Blogcu yoldaşlardan bunu gözardı etmemelerini diliyorum! Çok gezenin ayağına bok bulaşır diye boşuna dememişlerdir sanırım. Vallahi bulaşıyor, "evim evim güzel evim" tamlamasını kendine kılavuz edinen blogcuları selamlıyorum!
4. Siyaset
Bloglarda siyaset. Ben çok yapıyorum daha doğrusu yapıyordum artık yapmayı düşünmüyorum. Beni yoruyor çünkü. Sinirleniyorum falan gerek yok. 3,5 senedir bloglarda tanıdığım çok sevdiğim bazı insanlardan sırf siyasi düşüncelerinin aşırı zıtlığı yüzünden nefret ettiğimi farkettim. Belki siyaset denen o iki ucu boklu değnek olmasa daha farklı olurdu. Neler kaçırdım neler ah ahh :P:p O yüzden siyasetten kaçınmak bence en iyisi. Özellikle böyle kişisel ve genel bloglardan. Ben kaçınacağım sizde kaçının. Buradan tüm ampülcülerden, çakma sosyalist (haha pardon) gençlerden özür diler, benim iktidarımda görüşeceğiz!! demek isterim. Yaşasın ileri demokrasi ulan :)
5. Anonimliği kaybetmek
Bloglarda anonimliğini kaybetmek demek bence götü başı kaybetmekle aynı kapıya çıkıyor. Haha :) Şanıyla şöhretiyle yazan arkadaşlar ayy ne var canım aklıma ne gelirse yazıyorum dese de pek itimat etmiyorum ben onlara. Blog demek anonimlik demek, böyle değişik isimler demek. Düşünsenize herkes ahmet34.blogspot.com veya aysecan1990.blogspot.com tarzında bloglar kim ister. Midem kalktı resmen. Böyle sevimli sevimli, cips yiyemeyenleri, inekleri, stockholm sendromuna kapılanları, zodyaklıları falan ne güzel. Çok gördüm anonimliğini zamanla kaybedip sonra blogunu kapatanları. En az 5 örnek veririm şu anda farklı isimle dolaşan eski blogculardan yaa :) Başta da dedğim gibi anonimliğini kaybeden blogunu da kaybeder zamanla. Akıllı olun :P
Etrafta dolaşan daha bir çok tehlike var. Mesela yeşil gözlü, maviz gözlü sarışın öğretmen kızlar. (haha) Kanmamak elde değil ama blogların yükselişi için fedekarlık etmek gerek. İçin için yanıyor bu gönlüm ama durmak yok bloglamaya devam. Tüm blogcu yoldaşları selamlar gözlerinden öperim. Tanrı blogcuyu korusun ve yüceltsin!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder