Tarihler 15.04.2000 tarihini gösterdiğinde Zaman gazetesinde bir yazı beliriyor. Urfa Harran'da yapılmış olan bir etkinlik ile ilgili bir yazı. Yazının içeriği şu, o zamanlar okyanus ötesinin başkanlığını yaptığı gazeteci ve yazarlar vakfı Urfa'da o zamanın en büyük dinler arası diyalog toplantısını gerçekleştirdi. Dinler arası diyalog dedikleri şu islamı bitirme, vatikanlaştırma çabalar yani! Toplantı da yapılan şeylerden biri de şu. Hrsitiyan bu erkek ile müslüman bir kadını evlendirmek. Amaç, hristiyanlığı kabul ettirmek ve hem hristiyan hem de müslüman bir kavramını ortaya koymak. Evet direkt bu söyleniyor bunu ben söylemiyorum!
İşte o Zaman yazısı. Bu yazı daha sonra nedendir bilinmez!!! arşivlerinden çıkarılmış. Ama ana listede hala duruyor, yazının linki geçerli değil. Diğer yazılarda bir sorun yok. Foyaları ortaya çıkınca tabii siliyorlar!!! Arşivin ana listesi (http://arsiv.zaman.com.tr/2000/04/15/guncel/) Oradaki Diyalogtan düğüne isimli yazısı konu ile ilgili olan. Ama dediğim gibi ne hikmetse kaldırılmış!! Yazının içeriği şu şekilde:
Diyalogdan düğüne
Sosyoloji profesörü Hıristiyan Lester Kurtz ile gazeteci Müslüman Meryem Kurtz'un nikahları, Urfa'da İbrahim Camii'nde müftü, haham ve papazın huzurunda kıyıldı.
Lester Kurtz ve Mariam (Meryem) Kurtz, Şanlıurfa'daki Dinlerarası Diyalog Sempozyumu'nun en ilginç konuklarıydı. Biri Teksas'tan yani Amerikalı, diğeri Darussalem yani Tanzanya'dan. Biri beyaz, diğeri ise siyahi. Biri metodist protestan bir ailede büyüyüp Quaker olarak hayatını sürdürüyor, diğeri ise Müslüman. Biri Teksas Üniversitesi'nde sosyoloji profesörü, diğeri ise gazeteci. Onları bir araya getiren bundan bir yıl önce Prof. Lester Kurtz'un Afrika'da katıldığı bir konferans olmuş. Konferansı bir gazeteci olarak takip eden siyahi gazeteci Meryem, Lester ile uzun bir tartışmaya dalmış ve bir hafta sonra kendilerini evlilik sürecinde bulmuşlar. Amerika'ya yerleşip resmi nikahlarını yapmışlar ve tam bir yıldır dini nikah kıymak için beklemişler. İşte bu bekleyişi nihayet önceki gün Urfa'da İbrahim Camii'nde müftünün huzurunda kıydıkları nikahla nihayete erdirdiler.
Hz. İbrahim'in mekanında
Haham, papapaz ve müftünün huzurunda kendisini kelime--i şehadet getirerek 'hem Hıristiyan, hem de Müslüman' ilan eden ve aynen çifte vatandaşlıkta olduğu gibi çifte dinli olmak istediğini ve Meryem ile evlenerek geçmişinde sahip olduğu Hıristiyan kültürle İslam kültürünü meczetmek istediğini belirten Lester, 'Quaker olduğum için herhangi bir Hıristiyan doktrinine bağlı hissetmiyordum kendimi, dolayısı ile İslamiyet'in güzellikleri ile geçmişimdeki Hıristiyanlıktan kaynaklanan güzellikler arasında bir tezat görmüyorum ve iki dinin güzelliklerini İbrahim Peygamber'in mekanında Musevi dostlarımın da duaları ile Meryem'le birlikte dini nikah kıyarak sürdürmek istiyorum' dedi. Gözleri dolu bir biçimde bu anı beklediğini belirten Meryem ise Lester'in geçen yıl bir ay oruç tuttuğunu, Ramazan boyunca beş vakit namaz kıldığını, birlikte Hıristiyan bayramlarını da kutladıklarını; fakat İslami usullerle nikah kıymayı hep arzuladıklarını vurguladı. Üç dinin duaları ile salavatlar eşliğinde gerçekleşen nikah merasimi, katılımcıları derin ve anlamlı düşüncelere sevk etti.
Hem Hıristiyan hem de Müslüman
Diyaloğun bir başka göstergesi ise Lester ile Meryem'in nikahlarıydı; haham, papaz ve müftünün huzurunda kelime-i şehadet getiren Lester kendisini, 'hem Hıristiyan, hem de Müslüman' ilan etti.
Yazıklar olsun, peşinden gidenler de kimlerle birlikte olduklarını görsünler. Madem bir şey yok yazıyı neden kaldırdılar o zaman, diğerleri duruyor. Kimi kimden ve neyi saklıyorunuz bu saf insanlardan. Yuh diyorum sadece bu zihniyete!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder